23 Nisan 1920 tarihinde Ankara’da Büyük Millet Meclisi (BMM)’nin açılmasından kısa bir süre sonra 3 Mayıs 1920 günü de Birinci İcra Vekilleri Heyeti kurularak Anadolu’nun kurtarılması adına bir devlet düzeyinde çalışmalara da girişilmiş olur. Yurdun dört bir yanında Milli Mücadele silahlı halde başlamış, Ankara’da yeni inşa edilen Meclis’te düşmanın def edilmesi adına milleti bilinçlendirecek İrşat Heyeti’nin kurulmasının sağlanmasından hemen sonra irşat üyeleri Anadolu’ya dağılarak millete Milli Mücadele’nin önemi ile milli kuvvetlerinin kuruluş gayeleri hakkında konuşmalar yapar. İrşat heyeti çalışmalarını yürüttüğü sırada milletin bir Milli Marş’a ihtiyacı olduğunu fark ederler. Marş, cephelerde savaşan Mehmetçiklerin moralini de yüksek tutacaktır. Bunları Garp Cephesi Komutanı İsmet Paşa’ya da anlatan İrşat heyeti vatan veya istiklal içerikli bir marşın elzem olduğunu, marşın yazılıp bestelenmesini isterler (s.20-21). İrşat heyetinin talebi, bu yıl 100.yılını kutladığımız İstiklal Marşımız’ın yazılmasının serüvenini de başlatmış olur.

Marşımızın nasıl yazıldığı anlatan ilk çalışma, Fatih Bayhan’ın kaleme aldığı, 2018 yılının Mart ayında Sebilürreşad Yayınevi ile Timaş Yayınları logosuyla ve “Hür Yaşadım Hür Yaşarım/İstiklâl Marşı’nın Destansı Hikâyesi” başlığıyla çıkan kitaptır. İstiklal Marşı’nın hikâyesini ilk defa kitap haline getiren gazeteci ve araştırmacı yazar Fatih Bayhan, bu hususta 2017 yılında çalışmalarına başlar ve aşağı yukarı bir yılda tamamlar. Kitabın en önemli özelliği İstiklal Marşı’nın yazılış serüvenin anlatılarak kitaplaştırılmasıdır.